Akçakoca Postası Gazetesinde ilk yazımı Avukatlığın zorlukları, Mahkemelerin Vatandaşlar arasında ki köprü vazifesin de önemli görevi olan Avukatlık mesleği ile ilgili kısa bilgiler vermeye çalışacağım. İyi Okumalar
Avukatlık, hepimizin malumu olduğu üzere yapılması en zor mesleklerden biridir. Kanunda yapılan tanıma göre avukatlık: Kamu hizmeti ve serbest meslektir. Ansiklopedik anlam bakımından değerlendirecek olursak avukat: Hukuk öğrenimi görmüş ve yargı önünde kişilerin haklarını savunmayı meslek edinmiş kişilerdir. Görüldüğü üzere ansiklopedik anlam bakımından avukat; savunman niteliğinde, kişilere kanunlar çerçevesinde yol gösteren kişidir. Yol göstereceği, savunacağı kişiler de hukuki dilde müvekkil diye adlandırılır. Kanundaki tanımla ne kadar da kamu hizmeti dense de görev yaparken ki suçlarda kamu çalışanı gibi cezalandırılan avukatlar, kamu hizmetlerinden yararlanma konusuna gelince üvey evlat muamelesi görmektedir.
Çevrenizde, ailenizde yâda arkadaşınız olarak toplumun içinde bulunan avukatlar; toplumda hak ettiği saygıyı görememektedir. Dünyada çok önemli konumlarda bulunan mesleğimiz ne yazık ki ülkemizde hak ettiği değeri bulamamaktadır. Yargının üçayağından birini oluşturan avukatlar, devlet ve yargı nazarında da hak ettiği saygıyı göremediği için toplumdan bunu beklemek biraz zordur. Doktorlar, öğretmenler vb. meslek icra edenler toplumda büyük saygı görürken avukatlığın toplumumuzda hak ettiği saygıyı görmemesi hem devletin suçu iken kendimizde de biraz aramak gerektiği aşikârdır. Öncelikle kendimizden başlayarak daha sonra devlet katında haklarımızı sonuna kadar aramalıyız. Tabi bunları yaparken toplumda oluşan yanılgı ve ön yargıları da kırmak gerekmektedir. Örneğin herhangi bir davada bir avukat tutulduğunda ve mahkemede dava hakkında savunmalar yaptığında kendi adına övülürken karşı tarafın avukatının söylediklerine kızmak ve ona tabiri caizse düşman gözüyle bakmak yaman bir çelişkidir. Unutulmamalıdır ki biz avukatlar, davaların tarafları değiliz. Hiçbir meslektaşım da davalarını kişiselleştirmez. Bizim işimizi yapmaya çalıştığımız unutulmamalıdır. Tabi ki işimiz gereği görevimizi yaparken çıkan sonuç itibari ile davayı kaybeden ya da borçlu tarafların maddi anlamda canı yanabilmektedir. Ama hukukun ve avukatların herkese lazım olduğunu unutmamak gerekmektedir.
Tolumdaki en temel ön yargılardan biride avukatların yalancı olduğu görüşüdür. Avukatlar müvekkillerinin anlattığı kadarı ile onları savunmaya çalışıp bu doğrultuda savunmalar öne sürmektedirler. Dolayısı ile söylediğimiz her şey aslında müvekkillerimizin sözleridir. Tabi ki mesleğimizde çürük elmalar bulunmaktadır. Ancak bunun her meslekte olduğu göz ardı edilmemelidir. Bunca yıllık meslek hayatımda edindiğim bilgiler ışığında söyleyebilirim ki çok düzgün ve mesleğini etik kurallar çerçevesinde yapan avukat sayısı toplumda bilinenin aksine çok fazladır.
İlçemiz bazında ele alacak olursak, ilçemizde görev yapan avukatların hemen hepsi Akçakocalıdır. Doğal olarak da herkesin eşi, dostu, akrabası, arkadaşı bulunmaktadır. Bu da işimizi yaparken hepimizi hayli zorlamaktadır. Bizleri değerlendirirken bunun göz önüne alınması gerekmektedir. Bizler sadece sizin diğer vatandaşlara karşı haklarınızı savunmakla kalmayıp, sizlerin devlet katında da haklarınızı savunmaktayız. Biz avukatlar sizler için çalışmakta ve emek harcamaktayız. İlçemizde son derece saygın avukatlar çalışmaktadır. Hatta ilçemiz hali hazırda bir kadın baro başkanı çıkarmış bulunmaktadır. Bu olay hem çevre iller hem de ülke nezdinde şehrimizin isminin duyulmasına katkı sağlamıştır.
Günümüz Türkiye’sinde hukukun ve adaletin geldiği durum herkesin malumudur. Bu karmaşa içinde görev yapmaya çalışmak haliyle zordur. Her gün değişen kurallar, adalet sistemimizin içine sızmış hain terör örgütünün yarattığı sorunlar ve yerleşmemiş hukuk anlayışı yüzünden birçok sorunla uğraşmaktayız. Burada birde ilçemiz yöneticilerine bir eleştiri yapmak gerekmektedir. Akçakoca’mızda hâkim ve savcı eksikliği yaşanmaktadır. Bu durum sadece şu anın sorunu değil her dönemim sorunudur. Eksik hâkim, savcı ve sürekli olan değişimler davaların uzamasını dolayısı ile adaletin gecikmesine yol açmaktadır. Şehrimizde bulunan hâkim ve savcılar ellerinden geleni yapmakta ancak dosya yoğunluğu nedeni ile hayli zorlanmaktadırlar. Burada ilçe yöneticilerine düşen görev, bu konudaki eksiklikleri devlet katında dile getirip sorunun çözümüne yardımcı olmaktadır. Unutmayalım ki hizmet sadece yol, su vb. şekillerde gerçekleşmez. Hem baro başkanımız hem de bizler bu konuda elimizden geleni yapmaktayız. Ancak ilçe yöneticilerimizden bu konuda destek beklemekteyiz. Unutmayalım ki geciken adalet, adalet değildir. Hepinize saygılarımı sunarım…
Av. Behçet Alkan LOKUM
