BENİ VE BENİM ÜZERİMDEN CEMİYETİ KARALAMAK KİMSENİN HADDİ DEĞİLDİR

Hakikat kendiliğinden belli olsaydı hitabete gerek kalmazdı. Hakikat kendiliğinden ortada ama hitabete gerek kaldığı için hitabı yapmak zorunda kaldık.

Kendisini gazeteci olarak izah eden Top Yeni Akçakoca Haber  Gazetesi, internet sitesi ve Akçakoca TV internet sitesinde “Gazeteci Cemiyetleri Meselesi” başlığı altında bir yazı kaleme almış. Benim ve cemiyetin hakkında bir dizi mesnetsiz, dayanaksız ve tutarsız yakıştırmalarda bulunmuş.Deveye sormuşlar senin neren eğri diye. Deve de “nerem doğru ki eğriyi izah edeyim” demiş. Tıpkı deve misali yalan iftira ve kamuoyunu yanıltmadan ibaret bu sözde yazıya kerhende olsa cevap vermek mecburiyetinde kaldım.

Öncelikle, Akçakoca Gazeteciler Cemiyeti Sadullah Ünsal ve Tuncay Türkgülü önderliğinde kurulan bir cemiyettir. T.Top un izah etmeye çalıştığı gibi bir örgüt değildir. Cemiyet olarak milletin milli manevi değerlerine saygılı, Türk bayrağını tartışma yapmayacak kadar kutsal gören İstiklal Marşına saygıda kusur etmeyen kişiliklerin bulunduğu Akçakoca için var olma prensibinde hareket eden bir cemiyettir. Biz örgüt falan değiliz. Örgüt olmaya ihtiyacımız yok örgüt olmak için hiçbir sebebimizde yok.
Cemiyeti kurmak için yola çıktığımızda önce Mustafa Karaoğlunun yanına Türkgülü ile birlikte gittik. Orada olayı anlatıp çıkarken Tuncay Top ile karşılaştık. Kendisine  “cemiyet kuruyoruz nüfus cüzdanını ver “ dediğimizde Cüzdanının olmadığını o günlerde KCK soruşturması kapsamında göz altına alındığını cüzdanının Emniyette olduğunu bize sadece fotokopi verebileceğini söyledi.

Bu Top un cemiyetle buluşması bu şekilde oldu. Olaya Türkgülüde Mustafa Karoğluda tanıktır.
Tüm meslektaşları dolaşarak cemiyet kurulmasının birlik beraberlik için gerekliliğini anlattık.
Her gazeteden bir temsilci olmasına özen gösterdik. Âmâ Cemiyet kurmada çıkılan bu yolda sabah çiği kadar T.Topun etkisi de düşüncesi de katkısı da olmamıştır. Hüseyin Denizgez ile Adnan Karoğlu’nu barıştırmıştık Diyen Top bu süreçte kimse seni hakem kabul edip barışmadı. Kimsenin kimseyle dargınlığı yoktu sadece iki matbaa ve gazete sahibinin arasındaki ticari rekabetten bir uzlaşmazlık vardı. 

Yok efendim Cemiyet Maksadı dışında kullanılacakmış.Evet Kurulan Akçakoca Gazeteciler Cemiyetini Saadet Partisi heyeti ziyaret ettiğinde karşılayanda uğurlayanda T.Top tu. Çalışan Gazeteciler Derneğin kurucu başkanı Ziya Denizgez’in ( hiçbir makalesini ve haberini görmediğimiz”

olmadığı Saadet ziyaretinde Top un Başkanını nasıl temsil ettiğini gördük.

Gelelim Cemiyeti maksadı dışında kullanılma öngörüsüne. Sen Niyet okuyup gaipten sesler duyan Müneccimiydin niyetlere okuyup böyle bir ifade kullandın. Sadullah Ünsalı o güne kadar tanımadın da o gün sana vahiymi geldi. Aylarca, yıllarca Dernek Başkanının ofisinde oturup ikramlarını afiyetle kabul ederken Sen Sadullah Ünsalı tanıyamadın da yönetimde görev alamadığın günden sonra mı tanıdın.
Top,  diyor ki yazısında.” Bu şahıs Akçakoca halkının yakından tanıdığı; gazeteciliği, mesleğin öngördüğü meslekî ve ahlakî değerlerle yapmayan, habercilik anlayışını tarafgirlik, ihbar ve şantaj ölçütleriyle ayağa düşüren bir şahıstı.”
Evet Ben tarafım. Bu milletin milli manevi değerlerine savunma tarafında tarafım. İstiklal Marşına eylem yapana, Türk Bayrağını “Bayrak sizin kutsalınız, benim kutsalım değil ” diyenlere karışı tarafım Sayın Top.

Mesleğin öngördüğü mesleki ahlaki değerlerle yapmayan ifadesi çok manidar.Sen gazetecilerin ahlak namusunu tespit eden ahlak zabıtası mısın?. Ahlak zabıtasını ben bilmem ama sen çok iyi bilirsin Sayın Top.He sahi sen nerden bilirsin bu ahlak zabıtasını. Hz Mevlanaya sormuşlar. O kadar yazar ilim bilir düşünürsün sen ne bilirsin diye. Hz Mevlana “Ben haddimi bilirim” demiş.
Sen gerek insanı gerek içtimai gerekse maddi gerekse manevi açıdan Değil Akçakoca’da Dünyada bunu bana anlatacak en son kişisin. Şöyle dön bir arkana bak bana ve kamuoyuna ahlaktan bahsedecek en son kişi olduğunu çok net göreceksin. Sen bana ahlaklı dürüst dersen be o zaman kendimden şüphelenirim. Üstad Necip Fazıl Derki” Edebi edepsizden öğrendim” Senin bize ahlak öğretmen ne haddinedir nede kimyanla özünle sözünle eyleminle söyleminle vizyonun yetmez.

Şantaj ve ihbara gelince.  Varmı şantaj ve ihbar yönünde bir somut delilin. Varmı şantajla bugüne kadar bizi diline dolayıp gerek adli gerek idari bir tespitin. Biz  Ormandan ihale, plajdan ulufe alamayıp şantajı montajı hakareti yapanları iyi biliriz. Sen onlara sor şantajı montajı alavereyi dalavereyi.

Yok beni frenleyecekmiş yok etik değerler öğretecekmişsin. Kimsin sen ya. Süreçte sinek artığı kadar etkin yok senin. Sen hangi vicdanla, hangi imanla, hangi asaletle bana etik değerleri öğreteceksin. Referansın kim senin. Mao mu Karl Marks mı Leninmi, Apomu Che Gueveramı, kimden ölçü alıp da kimi tartıyorsun Ey top. Biz vahyin inancında maneviyatın yolunda vahye inanmayanların(Ateist, komünist materyalist zihniyet)in Medine’de  bir Filozof dedikleri Hz Peygamberden alırız referansımızı.
            Cemiyette, bu milletin değerlerine hakaret etmeyen, Türk bayrağını kutsal gören, Türk devletinin Devleti ebedi müddet ruhunda olan, dünya görüşü ne olursa olsun Millet Devlet Bayrak imtiyazını ilke edinen herkes bu cemiyette yerini de alır idaresinde de olur.

Anadolu Ajansı nın yeri sağlamlaştırılması fikri Ajans Stratejisiyle çakışıyor. Ajans muhabiri Soner Şen’in  içimizdeki tek iletişim fakültesi mezunu olması başkanlık  için uygun görüldü. Uygun gören Teklif edende Tuncay Türkgülü dür.Eski Anadolu Ajansı Muhabiri Türkgülü Ajansın uç noktada görev alan bir cemiyet başkanına sıcak bakmadığını herkesten iyi bilir. Bilmiyorsan git Tuncay Türk gülüne sor.Türkgülü Anadolu ajansının eski muhabiri şimdilik mahkemelik olduğun kurumun eski bir elamanıdır. Türkgülüne Muhabirleri neden cemiyet başkanı görmek istemezler sor bir öğren. Birde şunu sor Anadolu Ajansının muhabirinin dernek cemiyet başkanı olmasına sıcak bakmazken neden Soner Şeni başkan olarak teklif ettin de. Merak ediyorum bunu .

Gelelim dananın kuyruğunun koptuğu yere. Dananın kuyruğunun koptuğu yerde Özellikle senin Genel sekreter olmaman yönetime girmemen için ben başta olmak üzere ;Hüseyin Denizgez, Tuncay Türkgülü, Özdal Alas ve Soner Şen;Murat Oymak imza attı. Sen şerh koyup telefonla Düzce den aldığın telkinle masadan kalkıp” bu oluşumda medya gurup olarak yokuz”dedin ve daha sonra Ali Kiremitçi ile  istifa ettiniz. İstifanızı aldık kabul ettik. Kurucu üyeler başta olmak üzere sizden başka istifa eden bugüne kadar yok. 

Peki Tuncay Top neden yönetime alınmadı, Genel sekreter yapılmadı sorusuna gelince.

2014 yılı Mayıs ayında Düzce ye namaz kılmaya gitmedin herhalde. Bulunduğun topluluk içindeki HDP liler istiklal marşı okunurken, oturma eylemi yaparken eylemciler adına orada Hüseyin Denizgez açıklama yapmadı herhalde. Acaba bu eylemdeki rolünün, etkinin ve yapılanmanın ben başta olmak üzere tüm gazetecilerin ortak aklı yönetimde  olmasın olabilir mi? Sadullah Ünsalın tek başına verdiği bir karar değildir sanırım senin yönetim kuruluna anılmaman Sayın Top.
Gelecek bir mayıslarda, gelecek farklı eylemlerde Akçakoca Gazeteciler Cemiyeti Genel sekreteri sıfatıyla senin neler yapacağını gördük Ey Top. Çalışan Gazeteciler Derneğin de misafirleri Başkanın olmadığı yönetimin olmadığı zamanlarda nasıl karşılandığını  biz çok önceden gördük. Akçakoca Gazeteciler Cemiyeti yönetiminde kimleri nasıl karşılayıp uğurlayacağından bu gücü nerelerde kullanacağını neyin propagandasının yapılacağını  gördük. Saadet Heyetini Karşıladığın Ziya Başkan’nın olmadığı, Hacı Hüseyinin ortada görünmediği karşılamayı da gördük. Davul Denizgezlerin boyunlarında tokmak sizin elinizde iyide bir gaydacı buldunuz mu vur patlasın çal oynasın.
Şu ana kadar Hüseyin Denizgez Akçakoca Gazeteciler Cemiyetinin üyesidir. İstifasıyla ilgili hiçbir dilekçesi beyanı mevcut değildir.
Burada da hedef saptırdın Sayın Top. Hacı Hüseyinnin  İstifa etti söylemi yalandır.
Sarı Basın kartını Hacı Hüseyin vermez. Kendisinin   bile sarı basın kartı olduğunu sanmıyorum.  Bugüne kadar. 25 yıllık duayen gazeteci Hacı Hüseyin i Biz Gazeteciler Cemiyeti Kurduktan Sonra vahiyle bulup temsilcilik verdiler  gibi geliyor bana. Ne gariptir ki kıymetleri Akçakoca Gazeteciler Cemiyeti kurulana kadar fark edilmemiş.

Biz örgüt falanda değiliz. Hiçbir bölücü, komünist, sosyalist, Ateist ve meteryalist örgütlerede  itibar etmiyoruz. Örgütçülük bize uyan bir kelime değil. Biz cemiyetiz .Akçakoca nın doğruları menfaatleri ilkelerimizdir. Siz Çalışan Gazetecileri Meslek örgütü şeklinde değerlendirebilirsiniz. Ama biz  cemiyet iz örgüt değiliz, ilçesine hizmet etmek için oluşan birliğin sesiyiz sözüyüz.

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
postacı 10 yıl önce

adamlar istifa etmiş kime ne anlatıyon sen sado..