Düzce Özel Çağsu Hastanesi’nde görev yapan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Rıfat Can Öztürk, havaların soğuması ile birlikte çocuklarda artış gösteren gribal enfeksiyon ve nesle gibi hastalıklarla ilgili Öncü Haber mikrofonuna özel açıklamalarda bulundu. Kış aylarının gelmesiyle enfeksiyon hastalıklarında artış olduğuna dikkat çeken Öztürk, özellikle çocukların bu durumdan en çok etkilenen grup olduğunu belirtti.
Öztürk, 3 günden fazla süren ateş yüksekliği, öksürük ve balgamda mutlaka çocuk hekimine gidilmesi gerektiğini vurguladı.
Nezle ve gribin iyi ayırt edilmesi gerektiğine dikkat çeken Öztürk, bol sıvı tüketilmesi gerektiği ve vitaminlerin düzenli kullanılmasının önemli olduğunu söyledi.
“Çocukların vitaminlerini düzenli kullanması en önemli etkenlerden biri”
Okul ve kreş gibi ortamlarda çok vakit geçirmenin enfeksiyonu arttırdığını söyleyen Öztürk, “Özellikle Kasım ve Aralık aylarının devreye girmesiyle çocuklarda enfeksiyon sıklığında artış olur. Buradaki en sıkıntılı durum bağışıklık sisteminin düşük olması ve enfeksiyona açık olmalarıdır. Diğer sorun da okul, kreş gibi kapalı ortamlarda vakit geçirmek. Hastalıkları iyi ayırt etmek lazım. Her ateş yüksekliği antibiyotik kullanacağımız anlamına gelmez. Her öksürükte tedavi olmak gerekmez. Ailelerin hastalığı iyi tanımları gerekir. Örneğin 3 günden fazla süren ateş yüksekliği, öksürük balgam gibi durumlar ilaç kullanmamız gereken durumları anlatabilir. Grip ve nezleyi iyi ayırt etmemiz lazım. Aslında ikisi de viral hastalıktır. Yani ilaç ihtiyacımızın olmadığı durumlar. Burada destek tedavileri, bol sıvı tüketilmesi, çocukların vitaminlerini düzenli kullanması en önemli etkenlerden biri. Eğer 40 derecelere varan ateş varsa, burun akıntısı ve öksürük de eşlik ediyorsa biraz daha grip eğimli, influenza ve diğer virüsleri düşünmek gerekir. Nezle daha hafif seyreden ateşlerin yüksek olmadığı hafif burun akıntılarıyla devam eden bir durum. İkisinde de unutulmaması gereken nokta iyi bir muayene ve gereksiz antibiyotikten kurtulmak. Bu dönem içinde çocuklarda bu hastalıklara öksürük balgam eşlik ediyorsa mutlaka çocuk hekiminin görmesini bekliyoruz.”
“Çocuklarımızı havadan değil, adamdan koruyalım”
Çocukları enfeksiyondan korumak için en iyi yolun çok kalabalık ve kapalı alanlara girilmemesi gerektiği olduğunu söyleyen Öztürk, beslenmenin de son derece önemli olduğunu vurguladı. Öztürk, hijyene dikkat etmek gerektiğini belirten Öztürk, “Benim hep söylemiş olduğum bir şey var, “Çocuklarımızı havadan değil, adamdan koruyalım” yani kalabalık ortamlardan uzak kalmak, hijyene dikkat etmek, beslenmelerde protein ve karbonhidrat beslenmelerini bir düzene koymak bağışıklık sistemini yükseltecektir. A,C ve D vitamini düzeylerinin mutlaka bakılması, eğer bunlarda düşüklük varsa dışarıdan temin edilmesi bağışlık sisteminin yüksek tutacaktır. Özellikle kışın hastalıkların artmasındaki en büyük sebeplerden bir tanesi kapalı alanlarda uzun süre vakit geçirmek, dolayısıyla hava nasıl olursa olsun, terletmeyecek uygun bir kıyafetle çocukları dışarı çıkarmak hastalık sıklığını azaltır. Kreş ve okul ortamlarında da eğer hastalık sıklığının azalmasını istiyorsak, çocukları erken yatırmaya, beslenmeye ve kahvaltıya dikkat edelim. İlk 5 yaş içerisinde diğer yaşlara göre enfeksiyon sıklığı biraz daha fazla olacaktır. Burada en önemli şey şu: Bir ay içerisinde ikiden fazla antibiyotik ihtiyacı olan bir hastalığımız var ya da altı ay içerisinde üçten fazla hastanede yatışımız oluyorsa bağışıklık sistemine mutlaka baktırmak gerekir. Özellikle ilkokul ve ortaokul çağındaki bir çocukta enfeksiyon sıklığı varsa tablo değişecektir. Burada en önemli şey, rutin kontroller, sağlık beslenme ve çocukların düzenli olarak aktivitelere katılması bizim için çok daha iyi şeyler.”
