Nasrettin Hoca malum bize gülerek maneviyatın inceliklerini anlatan bir gönül ehli.
Mübareek kıssadan hisse verecek ya.
Hoca borcunu pek zamanında ödemezmiş. Birgün yine borç ödeyeceği zaman cebinde parası olduğu halde alacaklılarına ödemez borcunu.
Bir güzel dayak yer. Akşam eve gelince hanımı hocanın halini görür.”Bire mübarek cebinde paran varken niye ödemedin borcunu.Bu kadar dayak yedin”der.
Hocada Nüktedar haliyle”Hanım Biz ne zaman borcumuzu dayak yemeden ödedikte şimdi ödeyelim” der.
.jpg)
Akçakoca Postası Akçakoca da izlediği yayın politikasıyla gazetecilik adına biraz kantarın topunu kaçırarak birazda üstüne elzem olmayan hususları dile getirdiği için tepkide alıyor ektide yapıyor.
Hamdolsun 42. Sayımızı da çıkardık. Çıkardık ama tenkit, aba altından sopa gösteren telefon ve Cumhuriyet Savcısı gibi sorgulanmalara hesap verilmelere muhatap olduk.
İl telefonu önümüzdeki günlerde sitemizde yayınlayacağımız “Foto Yorum Haber ”köşesindeki yazılardan aldık.
Belediye Başkanı Fikret Albayrağın korumalığını yapan bugünlerde Ak Parti Yönetim Kurulu üyesi Esvet Sarıoğlunun yanında kaim Cem aradı beni.
Gayet aba altından sopa gösteren bir tavırla ”Bizden Müsaade almadan bizim ismimizi nasıl yazarsın.İllakı Seninle kavga dövüşmü edelim.Biz yabancımıyız” şeklinde uyarının muhatabı olduk.
Konuda Esvet Bey’e “Bir Yanına Okan Yanmazın bir Yanına Fikret Albayrağın Kara Kutusu Cemi aldın” ifadesiydi.
Cem Arkadaş duramamış ben işyerinden çıkınca işyerime gelmiş. Göremedi beni. Kendisimi arada birimi teşvik etti bilmem. Âmâ aba altından sopa gösterircesine üfledi kulağımızı.
(2).jpg)
Ardından Gürol Sarının oğlu Altı yıl Üniversite Okuduğunu söyleyen Kadem Sarı aradı. Gazetemizde Yayınlanan” HİMMETE VE MİNNETE MUHTAÇ KALANLAR.” Başlığındaki eleştirilere” Böyle abudik gubidik şeyler yazamaszın.Sen beni Tanımazsın ben yeni geldim Akçakoca ya. Vitesten attım.Eğer bir daha yazarsan senin için iyi olmaz” türünde ifadeler kullandı.
Gerek Erol Solakla teyzeoğlu olan Gürol Sarının iki akraba olarak birbirlerine karşı bu yazılardan aralarında ihtilaf yaşanacağına dikkat çekti.
Özellikle” Ey Türk Titre ve kendine gel” sözüne,” Teyze oğlunun ani bir manevrasıyla Taşıyıcılar kooperatifindeki bereketini de, makamını da,sabun gibi ellerinin içinden kaymasını yaşadı.” sözüne tepki gösterip “Sen Bunları yazamazsın. Doğru Dürüst adam gibi gazetecilik yapın” gibi tarafımıza büyük korku ve uyanışa sebep olacak tavsiyelerde bulundu.
Nasrettin Hocanın” Kazanan doğurduğuna inanıyorsun da öldüğüne inanmıyor musun” misali Görol Sarıyı olumlu anlamda haber yaptığımız da bihaber olan bu arkadaş şimdi vitesten atıp telefonda bize tavsiyelerde bulundu.
Özellikle” Gürol Sarı Akçakoca Nakliyeciler Kooperatifinin 500 Milyarlık borcunu iki yılda ödedi(Üyelerin 75 liralık aidatı 200 liraya çıkarıldı. Borcu ödeyen üyeler oldu) bunu niye yazmadın” diyerek bize mesleğimizde derin ufuklar oluşturacak yollar gösterdi. Altı Yıllık Üniversite bitirdi ya bu kadar olsun.
Bir kere şunu iyi bilmek gerekiyor. Gürol Sarı STK başkanıdır. Kimsenin ayıbını özelini yazmıyoruz. Toplumun önünde bulunan şahsiyetler toplum nazarındaki eleştirilere hazır olmalı. Olamıyorsa bu işlere girişmeden kendi işlerine bakmalı. Yok buralarda olmanın nime tide olur külfetide.
Gerek Sarıoğlu Gerekse Sarı Bu toplumda siyaset ve STK larda görev almış kişilerdir.Eğer Sayın Sarıoğlu ve Sarı bu görevden ayrıldıktan sonra kendi leri ile ilgili bu şekilde yazı yazılırsa her anlaamda yaptırım yapma hakları doğar.Yok devam ederlerse bu ve buna benzer yazılar yayınlanır.
.jpg)
Kadem Sen ne hakla böyle bir yazı yazarsın demişti bana.5187 Sayılı kanunun 3. Maddesindeki” MADDE 3. - Basın özgürdür. Bu özgürlük; bilgi edinme, yayma, eleştirme, yorumlama ve eser yaratma haklarını içerir..”yasasına göre yazdım Kadem Bunları. Hem Baban Görül Sarıyla ilgili yazdıklarımın çoğunu bibzat babanızın söylemlerinden derledim.
Şimdi gelelim bize söylenen aba altından sopa gösterilen Hususlara.
Biz açlığa, susuzluğa, çileye,dövülmeye,anteramanlıyız.Kimseden korkumuzda yok. Kula değil Allaha kulluk ederiz. Kimseye minnet borcumuzda yok. Hiçbir kuruluşunun imkanlarıyla telkinleriyle yazmıyoruz.
Her an her dakika herhangi bir saldırıya maruz kalabiriz.Bizim Arkamızda siyasi bir güç yok.Bizim altımızda STK koltukları yok.Bizim yanımızda korumamız yok.Biz büro kiramızı kendimiz ödüyoruz. Arabamızın yakıtını kazandığımızla ödeyip geziyoruz. Biz hiçber kuruluşun arabasını evimizin önüne park edip “Yörük Malı İle Kurban ”Kesmiyoruz.
Ama şunu da samimi olarak ikrar etmem gerekiyor. Yazdığımızı söylediğimizi “Vahiy ”yoluyla yazmıyoruz. Hislerimiz var düşünce ekseninde eksiklerimiz var.
Özellikle Gürol Sarı ile Erol Solak ın akraba olması huşunun nazarı itibara alınmadan “Kantarın Topunu Kaçırmak” deyimine yakın bir izahatı olan hal ile eleştiriler de haklılık gördüm. Amaç “Stklarda yaşanan ve gelişen olayları Kamu oyuna “Sunmaktır. Araç ise espiri ile karışık eleştirilerdir. Burda gerek Gürol Sarının Gerekse Erol Solağın arasında bir fitne fesat ve akraba bağlarını hafifletecek bir amacım olmamıştır. Bunun böyle anlaşılması gibi bir durum varsa bu beni de rahatsız eder.
Sevgili Kadem den sonra Güröl Sarının Yeğeni olan İstanbul da bir kurumda yöneticilik yapan Ayhan isimli yeğen aradı. Ismarlama telefon gibi gelen bu ise gayet nazik ve önceki telefon görüşmesine nazaran bir “Gaz Alma” iradesini taşıyordu.
Ben vitesten atan ne adamlar gördüm. Ülkenin Meşhur Teröristleri ve en cani ruh hastalarını bilirim.Bunlar la yaşamak zorunda kaldım.
Mehmet Akif Ersoyun Bir sözü vardır Kadem efendi.” Çiğnerim Çiğnenirim Hakkı Tutar Kaldırırım” diye.
Varsa bir eksiğimiz benim birinci derece muhatabım Esvet Sarıoğludur Cem arkadaş.
Varsa bir “Zülfi Yare Dokunan” ifademiz Benim Muhatabım Gürol Sarıdır Kadem arkadaş.
Bu eleştirilere tahammülüz yoksa gider ayrılır istifa edersiniz kimse sizi aramaz sormaz yazmaz.
Esvet Sarıoğlunuda Gürol Sarıyı da ben kişisel olarak severim. Ama işin içinde Siyaset ve Sivil Toplum yapısı varsa hakaret etmeden eleştirme hakkımızı da kullanırız.
Özellikle bu gazetenin haber ve yorumlarında bu Gürol Sarı ve Esvet Sarıoğlu yükselirken taltif edilirken onuruna gururuna katkı sağlayacak yayımlar yapılırken bu arkadaşlar nerdeydi.
Bayramlık ağzımı açtırmayın benim.
Hassasiyeti olan hususlar değerlendirilir eksik bir husus varsa tamamlanır. Âmâ kimse aba altından sopa göstererek baskı ile bize kimse bir şeyi yazdıramaz.
Yörük Malı İle Kurban kesip ahalinin derdiyle dertlenmezsen;
Ahalinin imkanlarını kullanıp nimetlerini vicdanla görmezsen,
Nefsine hoş geleni alkışlayıp eleştiriye tahammül edemezsen,
Gitsin işinin başına, otursun sofrasındaki aşına, bak işine sen.
