HER MEŞU OLAN RESMİ HER RESMİ OLAN MEŞRU OLMAZ

HER RESMİ OLAN MEŞRU OLMAZ

Çok uzun bir ara verdik yazılarımıza.

Hem okuyucular hemde biz hasret giderelim dedik. Vakti zamanıda gelmişti zaten.

Akçakoca Gazeteciler cemiyeti kuruldu. Akçakoca ya Basın camiasına hayırlı uğurlu olsun.

Peki bu cemiyet  Akçakoca ya ne katkı sağlar.

Yıllardır Düzce de gazetecilik yapan biriyim. Düzce nin vilayet olmadan önceki haliyle vilayeti olan Boluyla girdiği ikilemlerin tüm faktörlerinin idrakinde bir tecrübeye sahibiz.

Anadolu Ajansı Düzce Muhabirliği yapan Tuncay Türkgülü hem ilçe olmanın ezikliğini hemde vilayet olmanın idrakini yaşayan Düzce yi çok iyi biliyoruz.

Düzce spor ila Boludaki maçında ve Düzce deki maçındaki görselliği rezilliği ve de Akçakoca Kamuoyu çok iyi gördü.

Düzce İl Kültür Turizm Müdürünün vilayet bazında yaptığı turizm haftası etkinliklerinde Akçakoca yı etkinlik programına almadığını bilenler vardır. Bilmeyenlerde şimdi öğrensin. Özcan Budak efendi iş ve eylemiyle budaklarını dokundurmaya başladı Akçakoca ya.

Düğün ve farklı cemiyetlerinde İlçedeki turizm işletmelerini tek te dolaşıp davetiye bırakan Budak müdür ne hikmetse Turizm Haftası etkinliklerinde Akçakoca yı unutuverdi.

Akçakoca daki siyaset ve Stk temsilcileri bu gelişmeye karşı bi haber kalıp Turizm derneğine ve yönetimine destek verecek bir açıklama yapmadılar.

Akçakoca özel idaresinde on yıldır yirmi yaşında iki kamyon ve Muhtarların katkıları ile alınan iki kamyondan başka hiçbir Destek göremedi Köylere hizmet götürme birliği.

Düzcenin köy yollarının büyük bir kısmı sıcak asfalt yapılırken Akçakoca köy yolları satıh kaplama oda delik deşik.

Deveye sormuşlar” Neren eğri diye. Devede cevap vermiş nerem düzgünki eğirimi söylesem” diye.

Akçakoca Düzce nin ne Yığılca sına benzer nede Gölyakasına. Çilimle kolu bacağıysa, Kaynaşlı dili ağzıysa Düzcenin Akçakoca Ak ciğeri gibidir.

Kolsuz Bacaksız yaşam olur ama nefes almadan hayatını sürdüremez Düzce.

İl özel idaresi yatırımlarında Düzce merkez aslan payını alır. Akçakoca ise Gölyaka yayla  Çilimliyle aynı sepette avutulur gider.

Akçakoca siyaseti ve sivil toplum yapıları bu tür gelişmelere sesiz kaldılar.Sesini çıkanı ben duymadım duyan varsa bize söylesinde emsal kabul edelim.

Düzce gazeteciler cemiyeti Türkiye Spor Yazarları Derneğinin Sahaya girişler için verdiği basın kartını Akçakoca da muhabirler yıllardır bekleyip alamadıklarına tanık olduk. Biilmeyenler varsa şimdi öğrendi. Detayınıda Yeni Sahil Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Özdal Alas tan öğrensinler.

Akçakoca Düzcenin en büyük ilçesi. Ama devlerin cüve cücelerin dev yapıldığı siyasete bürokrasiye kurban ediliyor.

Akçakoca siyasetinden çıkan Osman Çakır devlerin cüce cücelerin dev olduğu siyasetine kurban edilmek için hergün ayrı bir numarayla bulmaca çözmek zorunda kalıyor.

Biz ne dağdakına neda bağdakine sahip çıkıp “Hak istenmaz alınır” mantığını Akçakoca olarak hayata geçirememişiz.

Sabun gibi Düzce siyasetinin bürokrasisinin elinde kaldık. Ne atıyorlar ne tutuyorlar.

Basınıyla siyasetiyle Ticaret Odasıyla turizm işletmeleriyle Akçakoca için ortak bir duruş zaman geldi geçiyor.

Pazaryerinde ve dahili ticaretlerimizde alışverişimizin büyük bölümünü Düzce esnafından gerçekleştiren bir Akçakoca bugüne kadar bol süt veren cins inek gibi yıllardır sağılıyor.

Ticaretimize siyasetimize turizmimize yön veren Düzce ve Düzcede hakim olan bir takım dengeler.

Bu dengelerde her zaman madden manen kaybeden bir Akçakoca var karşımızda.

Akçakoca sahillerinden çıkan Doğalgazdan bile Düzce bizden önce payını alıp nimetini yaşadı.Biz yıllar sonra ayağımızın dibinden çıkan doğalgaza kavuşunca dağın fare doğurması gibi zafer nidaları attık.

Kırk yıllık kani odlumu yani derler.

Peki bu eylemlere yapılanlara Akçakoca Gazeteciler cemiyeti ne yapacak.Bu cemiyet ve basın yılların dengesini değiştirebilecek mi.

Ormandaki yangını söndürmek için koşan karıncaya sormuşlar. Senen cürümün nedirki bu yangını söndürmeye gidiyorsun. Karıncada cevap vermiş “Söndüremezsem yolundada ölürüm” diye.

Allah herkese hayırlı ömür nasip etsin. Kimsenin ölmeye niyeti yok ama bu gidişe son vermek için gerek Akçakoca basını gerekse kurulan cemiyet “Yeter Söz hakkın ve Haklının” yanındadır söylemini duyulacak şekilde dile getirmeye hazırdır.

Başta yerel yönetim ve İlçedeki Sivil toplum kuruluşları bu cemiyeti bu basını desteklerse,sahip çıkarsa en azından bir yerlerden başlamış olur.

Bu cemiyet Düzce ve ilçelerinin içinde Akçakoca yı başkalaştırmak farklılık oluşturman için değil Akçakoca nın turizmine ekonomisine gerek il gerekse ülke bazında nasıl bir yol haritası belirlenmesi gerekiyorsa o yolu belirlemenin derdiyle kuruldu.

Bu cemiyet Akçakoca nın gerek il gerekse ülke çapında hak ettiği haklı yeri almasının mücadelesini vermek için kuruldu.

Bu cemiyet Akçakoca nın sıra dışı yol ve üsluplarla kabuğunu kırabilmenin derdiyle kuruldu.

Bu cemiyet Kuru gürültü ve nefis muhasebesini yapmadan İlçedeki tüm güçleri sinerji oluşturup ortak akıl üretebilmek için kuruldu.

Denizimiz var turizm tesislerimiz var fındığımız var. Un şeker yağ var. Helvayı yapmayı beceremiyoruz.Beceremediğim gibi kim bu helvayı en leziz şekilde yapar onuda bulmaktan aciz bir yapımız var.

Yazının başlığında dedik. Her resmi olan meşru, her meşru olan resmi olmaz diye.

TOBB Başkanı Akçakocayı ziyaret ettiğinde Düzce Ticaret odası Kendisine bir silah hediye etmişti. Bir okul sözü vardı Hisarcıklıoğlunun. Bu okul istüeği Akçakoca da dillendirildi. Ne kadar garip değimle. Düzce den sonra tek Ticaret odası olan ilçe Akçakoca.

Bizim büyüklerimiz yıllar önce bu odaylı belki bugünleri gördükleri için kurdular.

Ama iş bugüne geldiğinde Düzce nin bitmez tükenmez meşru olmayan ama resmi olan hak dağıtımındaki doyumsuzluğunun neticesini yaşıyoruz.

Gerek Organize sanayi bölgelerine gerekse Düzce ilçelerinde yüzlerce fabrika kuruldu. Ama Akçakoca üvey evlat gibi cami önündeki kimsesiz çocuklar gibi fabrika iş istihdam mahrum kaldı.

On yıldır bu kadar güçlü bu kadar tutarlı ve yatırım yapmak için sebep arayan Hükümetin kazanından Düzce ve diğer ilçeler kazan kazan aldılar. Akçakoca yada sabah çiği kadar rahmetten damla dahi gelmedi.

Görünürdeki yapılan insani, vicdani, olmayan tüm sosyal ve Maddi yatırımların hepsi resmi. Ama meşruluğu tartışılır.

Lafın fazlası ahmağa anlatılırmış.

Akçakoca Gazeteciler Cemiyeti mübalasız ve tevazusuz söylemeliyim ki Akçakoca nın maddi ve menevi kalkınması için bugüne kadar görülmeyen bir sinerjiyi ortaya çıkaracaktır.Hayal bile edilmeyinin gerçekleştiği günleri görebilir.

Yeterki Akçakoca nın yerel yötetimi ve stkları kuruluş aşamasında cemiyete destek olsunlar.

Hz Ömerin ”Yan Ateş yan sen yanmazsan ben yanacam” sözün deki mesajı alsak yeter.